Ârif-i Rivegerî-rahmetullahi aleyhi- Ârif-i Rivegerî rahmetullahi aleyhi, mürşidi Abdulhalık-ı Gücdevânî ’ye sadık bir halef idi. Kendisine “Pîşuvâ-yı Ârifân”, yani “Ariflerin Önderi” denildi. Müşfik ve hâlim selim bir zat idi. Ömrünün sonlarında halifesi Mahımıd İncirfağnevî’ye cehri zikir yaptırması için işaret vermiştir. Orta boylu, iri gözlü idi beyaz tenlidir, îlim, hilim, takva, ...
Devamını oku »Abdülhâlık-ı Gücdevânî-rahmetullahi aleyhi-
Abdülhâlık-ı Gücdevânî-rahmetullahi aleyhi- Abdülhâlık-ı Gücdevânî rahmetullahi aleyhi, Nakşibendî yolunda zikir usullerine bir düzen getiren mürşid-i kâmildir. Nakşibendî yolunun ilk sekiz esasini o tesis etmişim Farsça’da hoca manasına gelen “Hâce” ünva- nmm kullanılması onunla başlamıştır. Nakşibendî yolunda Gucdûvanî’den Muhammed Bahaeddin Nakşbend’e kadar olan meşayıha “Tarîk-ı Hâcegan” denilmiştir. Hayatı Abdülhâlık-ı Gücdevânî rahmetullahi ...
Devamını oku »Yusuf-u Hemedânî-rahmetullahi aleyhi-
Yusuf-u Hemedânî-rahmetullahi aleyhi- İmam-ı Âzam’ın neslindendir. Çok seyahat eden, yoksul köylere ve tenha yerlere giden, herkese vaaz ve nasihat eden bir mürşid-i kâmil idi. Nizamiye medreselerinin Büyük hocası İmam Gazali ile dergâh arkadaşıydı, ama onun gibi eser telif etmekle değil vaaz ve irşadla meşgul oldu. Ahmed Yesevî, Abdulhâlık-ı Gücdevânî, Abdulkadir ...
Devamını oku »Ebû Ali Farmedî -rahmetullahi aleyhi-
Ebû Ali Farmedî -rahmetullahi aleyhi- Ebû Ali Farmedî rahmetullahi aleyhi, Silsile-i Âliyye’de medrese tahsilinde yetişmiş, üstün ifade ve tesir gücüne sahip, güzel vaazlar veren bir simâdır. Ebu’l Haşan Harakânî’den evvel Ebû’l-Kasım Gürgânî’den Nakşibendiy- yenin Haydarî koluna ait silsileyi aldığı için iki silsileyi birleştirmiş oldu. İmam-ı Gazalî ve Yusuf-u Hamedanî rahmetullahi aleyhim ...
Devamını oku »Ebu’l Haşan Harakânî -rahmetullahi aleyhi-
Ebu’l Haşan Harakânî-rahmetullahi aleyhi- Mevlana Celaleddin-i Rumi rahmetullahi aleyhinin beyanına göre, Bayezid-i Bestamî rahmetullahi aleyhi kendinden bir buçuk asır sonra Harakan’dan bir er zuhur edeceğini, yüksek derecelere sahip olacağını müridlerine haber vermiştir. Yaşadığı çağ, tasavvuf büyüklerinin bir sığmak ve manevi ümit kapısı olarak büyük bir vazife icra ettiği bir dönemdir. ...
Devamını oku »Bayezid-i Bestamî-rahmetullahi aleyhi-
Bayezid-i Bestamî-rahmetullahi aleyhi- Bayezid-i Bestamî rahmetullahi aleyhi, Ariflerin Sultam olarak bilinir. Onun hayat hikâyesi ve hususiyetleri daha evvelki âlim mürşidlerden farklıdır. Ona kadar gelen Silsile-i Âliyye’nin ilk beş ismi, sahabe ve tabiîn âlimleridir. Onlar insanların dünyalık ve makam peşinde koştukları devirlerde İslami ilimleri yaşayarak ve naklederek sonraki nesillere ulaştırmışlardır. Bayezid-i ...
Devamını oku »Hz. Câfer-i Sâdık-rahmetullahi aleyhi-
Hz. Câfer-i Sâdık-rahmetullahi aleyhi- Ashab-ı Kiramı gören ve onlara uyan tabiînin önde gelen âlimlerindendir. Ehl-i Beyt’ten yetişmiş büyük âlimlerin hepsi gibi o da hem Şia hem de Ehl-i sünnet tarafından sevilir. İmâmiyye mezhebi onu on iki imamın altıncısı olarak kabul etmektedir. Îmâm-ı Malik de onun hakkında şöyle demiştir: “O üç ...
Devamını oku »Kâsım bin Muhammed-radıyaîlahu anhu-
Kâsım bin Muhammed-radıyaîlahu anhu- Kasım bin Muhammed rahmetullahi aleyh, Ashab-ı Kiram’dan sonraki nesil olan Tabiin’in büyüklerindendi. Hz. Ebu Bekir Sıddık radıyaîlahu anhunun torunlarından- dır. İmâm-ı Zeynelâbidin ile teyze çocuklarıdır. Kasım bin Muhammed rahmetullahi aleyhi, çok kuvvetli fıkıh ve İslam hukuku ilmi sahibi idi. Yedi meşhur fakihlerden biridir. İlim ile zühd ...
Devamını oku »Hz. Selman-ı Farisî -radıyallahu anhu-
Hz. Selman-ı Farisî -radıyallahu anhu- Hz. Selman-ı Farisi radıyallahu anlıu Medine’de köle olarak bulunan, İran asdlı bir kimse olduğu halde sahabenin seçkinleri arasına girmiştir. Selman-ı Pak, Selman’ul- Hâkim, Selman’ul Hayr gibi isimlerle de anılmıştır. Hz. Selman’ın Müslüman olmadan önceki ismi, Mabab b. Buzahşan’dır. Müslüman olduktan sonra Selman ismini almıştır. Ona nesebi ...
Devamını oku »Hz. Ebû Bekir -radıyallahu anhu-
Hz. Ebû Bekir-radıyallahu anhu- Hz. Ebû Bekir radıyallahu anhu, Hz. Peygamber sallal- lahu aleyhi vesellemin çocukluk arkadaşı, Nebi’lik geldikten sonra ilk tabii olanı idi. Resulullah’a muhabbetle doluydu. O, peygamberlerden sonra insanların en efdalidir. Rasûlullah Efendimize ilk iman eden hür ve yetişkin erkektir. İslam davetini kabul eden ilk on kişi, kendileri ...
Devamını oku »