Birinci Derece; İmama aslıyla yapılan riyadır. Böyle olan nvâkariar kalbieri yalanladığı halde dili ile şahadet getiren kim» ısbfdlr. Bunlar münafıklar olup ebediyen cehennemde kalacak- laldır. İkinci Derece; insanların yermelerinden korktukları için. Cara* namazı ve diğer namazlarda hazır bulunan veya akrabalarım ziyaret eden, anne babasına yardımda bulunan, zekat veren kimselerin riyasıdır. ...
Devamını oku »RİYA NELERLE YAPILIR?
1- Beden ile yapılan riya; Bedeni ile riya yapan kimse, halsizlik ve sararma gibi halleri göstererek, çok fazla ibadet yaptığım ve ahiret korkusunun çok olduğunu göstermek ister. Devamlı olarak oruç tuttuğunu ve açlıktan mahvolduğunu göstermek için konuşurken sesi alçaltmak, gözleri yummak da riya belirtileridir. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem bir ...
Devamını oku »RİYANIN AFETLERİ
Riya karanlık bir gecede, kara bir taşın üzerinde yürüyen karıncadan daha gizlidir. İnsanların; “Bu adam ne kadar salih bir kimsedir’ demeleri için amele sarılan ve günahları terk eden kimse riyakârdır. Bu ise kişi için çok tehlikelidir. Allah-u Zülcelal ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur; “Fakat, yazıklar olsun o namaz kılanların haline ki, ...
Devamını oku »RİYA
Nefis, azgınlık, kötü duyguların ve lezzetlerin kaynağıdır. Nefsin kaynağı olan bütün bu haller, Allah-u Zülcelal ile kulu arasında cennetin yolu üzerinde bulunan bir engeldir. Riya da bu engellerin biridir. Riya; Diğer insanların görmesi, bilmesi amacıyla yapılan her türlü iştir. Riya kalbi bir niyettir. Yani, beni görsünler diyerek, Allah-u ZülcelaTin rızasını ...
Devamını oku »SERVET SAHİPLERİNİN ALDANIŞLARI
Servet sahiplerinden aldananlar da kendi aralarında bir çok guruba ayrılırlar: 1- Bunlardan bir gurup, adlarının öldükten sonrada anılması için ve şöhretlerinin yayılması için cami, çeşme, okul gibi inşaatlar yapmak için çaba gösterirler ve bununla Allah-u ZülcelaTin rızasını kazandıklarını zannederler. Halbuki bazen bu yapmış oldukları işler haram yollardan kazanılmış paralarla yapıldığı ...
Devamını oku »TASAVVUF EHLİNİN GURURU
Tasavuf ehli de bir çok konuda gurur hastalığına yakalanırlar: Bir gurup kılık, kıyafet ve mantık ile gurura kapılanlardır. Bu gibi kimseler tefekkür ehli gibi başlanın eğerler, derinden nefes alırlar, kısık sesle konuşurlar Nefisle mûcahede, murakabe, zahiri ve manevi olan günahlardan temizlenebilmek için kendilerini hiç yormazlar. Halbuki bu söylediğimiz şeyler, tasavvuf ...
Devamını oku »İBADET EHLİNİN GURURU
İbadetiyle mağrur olun insanlarda birkaç sınıftır. Bunlar; Abdest alırken vesveseye düşüp abdest asalarım gereğinden fazla kayan kimseler gibi tarafa kaçanlardır. Halbuki bu boş titizliklerini, Allah-u Zülcalalin amir ve nehiylerinin üzerinde gösterseler Allah-u Zülcelal’in rızasına giden cennet yolunda daha fazla azdı katedarler. Diğer bir grupta, namazın niyetinde, tekbir almada vesveseye kapılırlar. ...
Devamını oku »GURUR EHLİ
Gurur Ehlinin Birincisi İlim Ehlidir. 1- İlim öğrenmelerine rağmen, vücud ezalarını ıslah it* mayi va günahlardan muhafaza olmayı ihmal edip lllmlari 11« mağrur olmuşlardır. tlim tahibi olanlar; Ben alimim*’ dlyarak, Allah-u Zülcalal’in yanında makam sahibi olduklarını va Allah*u ...
Devamını oku »GURURUN AFETLERİ
Allah-u Zülcelal, gururun çirkinliğini beyan ederek ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur: “Dünya hayatı sakın sizi aldatmasın. Allah’ın affına güvendirerek şeytan sizi kandırmasın.” (Lokman; 33) Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem bir hadis-i şeriflerinde; “Akıllı kimse, nefsini deneyip ölümden sonrası için çalışan, ahmak ise nefsinin arzularına uyup sonra da Allah’tan ümid eden kimsedir.” ...
Devamını oku »GURUR
Gurur; kalbi bir hastalık olup Allah-u ZülcelaTin rızasına giden cennet yolu üzerinde büyük bir engeldir. Allah-u ZülcelaTin kullarını çağırdığı selam yurdu olan cennetin anahtarı, uyanıklık ve derin olarak idrak etmek kabiliyetidir. Cehenneme giden yolun kaynağı ise gurur ve gaflettir. Şeytanın ve nefsinin esiri olup arzularının peşinde koşan kimse, kıyamet gününde ...
Devamını oku »