İhtikâr, yiyecek maddelerini, insanlara zarar verecek şekilde kıymetleri yükselsin diyerek saklamaktır. İhtikâr, insanların bir mala ihtiyaçları olduğu halde, o malı satmayıp saklayarak insanlara zarar verildiği takdirde haram olur.
Örneğin; kıtlık zamanlarında insanların buğdaya ihtiyacı varken, elinde buğday bulunan bir kişinin, değeri yükselsin di- yerek elindeki bu buğdayı satmayıp saklaması haramdır. Bu kişi ihtikâr yapmış olur.
Onun için Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem bir Hadis-i şeriflerinde; “Her kim yiyecek maddelerini ihtikâr ederse, günahkârdır. ” (Ebu Davad) buyurmuştur. Ancak, insanların o yiyecek maddelerine ihtiyacı yoksa, yani o maldan çarşı ve pazarlarda bolca bulunuyorsa, mal sahibinin malının değerinin artmasını beklemesi haram değildir.
Netice olarak, alışverişte insanları aldatmak ve diğer insanların ihtiyacı olduğu halde malını satmayıp saklamak, Allah-u ZülcelaTin rızasına giden cennet yolunun üzerinde bir engel olduğu; alışverişte doğru sözlü olmanın ve insanları ihtiyaçtan kurtarmanın da cennet yolunun üzerinde bir rehber olduğu anlaşılmaktadır.
Onun için Allah-u Zülcelal’in rızasına talip olan kimseler, bu anlattıklarımıza kulak vererek, günlük yaşantılarında tatbik ederlerse, hem bu dünyada hem de kıyamet gününde rahat ederler.
KAYNAK: Cennet Yolunun Rehberi Seyda Muhammed Konyevi