Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Bir kadın bir kediyi ölünceye kadar hapsetmesinden dolayı azap gördü ve cehenneme girdi. O onu hapsettiğinde hiçbir şey yedirmemiş ve içirmemişti. Hatta yerin haşaratından bile yemesine müsaade etmemişti.”
Buhari, Müslim, Nesei.
Resulullah (s.a.v) hayvana işkence ve azap edene lanet etti.
Buhari, Nesei, Darimi.
Hz. Aişe (r.anha)’dan rivayet edilmiştir: Resulullah (s.a.v) şu tepelere çıkar dolaşırdı. Bir defasmda yine oraya çıkmak istediği zaman, bana henüz üzerine binilmemiş develerden gönderdi ve “Ey Aişe, buna yumuşak davran. İyi muamele et. Çünkü yumuşak muamele kimde bulunursa onu güzelleştirir. Ve bu rıfk, yumuşaklık kimden sökülüp alınırsa onu da çirkinleştirir.”
Ebu Davud, Müslim.
Resulullah (s.a.v) yüzü dağlanmış bir eşeğe rastladı ve şöyle buyurdu: “Hayvanların yüzlerini dağlayanları ve yüzlerine vuranları lanetlediğimi duymadınız!”
Ebu Davud, Tirmizi.
Resulullah (s.a.v) açlıktan karnı sırtına yapışmış bir deveye rastladı ve şöyle buyurdu: “Şu dilsiz hayvanlar hususunda Allah’tan korkun! Onlara sağlam ve kuvvetli oldukları zaman binin. Etlerini de semiz ve sıhhatli iken yiyin.”
Ebu Davud.
Resulullah (s.a.v), ensardan birisine ait bir bahçeye girmişti. Orada bir deveye rastladı. Deve Peygamberi görünce ağlamaya ve iki gözünden yaşlar akmaya başladı. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v) yanına gelip boynunu okşadı, deve sustu. Resulullah (s.a.v) “Devenin sahibi kim, bu deve kimin?” diye sordu. Ensar gençlerinden biri, “Benim ya Resulullah!” dedi. Resulullah (s.a.v), “Allah’ın sana mülk olarak verdiği bu hayvan hakkında Allah’tan korkmuyor musun? Bu hayvan bana, senin onu aç bıraktığını ve çok yorduğunu söyleyip şikayet etti” dedi.
Ebu Davud.
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Geceleyin köpeklerin havlamasını ve merkeplerin anırmasını işittiğiniz zaman Allah’a sığının. Çünkü onlar sizlerin görmediklerinizi görürler.”
İbn Mace.
KAYNAK: Buhari, Müslim, Nesei, Darimi, Ebu Davud, Tirmizi, İbn Mace.