Ana Sayfa / FETVALAR / ÇEŞİTLİ MESELELER / Heykel, resim ve fotoğrafın dini hükmü nedir?

Heykel, resim ve fotoğrafın dini hükmü nedir?

heykel

Ebu Cuhayfe radıyallahu anh şöyle anlatmıştır: 1 “Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem dövme yapana, dövme yaptırana, faiz yiyene (alana), faiz yedirene (verene) ve suret, resim yapana hayırdan uzak olsun diye beddua etti, lanet etti. ” (Buhari, EbuDavud, Ahmed bin Hahbel)

Abdullah ibn-i Mes’ud radıyallahu anh’dan rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz kıyamet gününde, Allah katında insanların en şiddetli azablıları, suret ve resim yapanlardır.” (Buhari, Müslim, Nesai) ‘f Bu hadis-i şeriften murad; Allah’tan başka, kendisine ibadet edilen bir şeyi bilerek ve onu kasdederek tasvir edenlerdir ki, böyle yapan kafir olur. Kafirin en şiddetli azaba düçar olacağı muhakkaktır. Fakat onları bu niyete kasdetmeden yapan kişi âsi sayılır. Ruh sahibi bir varlığın suretini, ibadet ve ta’zim kasdı ile yapanlar yapmayanlar­dan daha şiddetli azaba düşeceklerdir.

Abdullah ibn-i Ömer radıyallahu anh’dan rivayet edildiğine

göre, Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Şüphesiz bu suretleri, resim yapmakta olanlar! Kıyamet gününde azap olunurlar. Onlara; haydi, yaptığınız suretlere can veriniz! denir. ” (Buhari, Müslim, Nesai)

Hadis-i şerifteki: “Haydi can verinizl” emri, acizliği meydana çıkarma emridir. Fukaha ve hadis alimlerinin cumhuru bu ve benzeri hadisler ile, hayat sahibi hayvanlann resimlerini yapmanın haram olduğunu söylemişler ancak cansız olan manzara ve ağaçların resimlerini yapmakta sakınca görmemişlerdir.

Hz. Aişe radıyallahu anha şöyle anlatmıştır:

“Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bir seferden gelmişti Üzerinde türlü resimler olan perdeyi kapının giriş kısmına örttüm. Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem perdeyi görünce çekip yırttı, yüzünün rengi değişti ve: Ey Aişe! Kıyamet günü en çetin azaba uğrayacak kimseler, yaratma konusunda Allah’a benzemeye kalkanlardır.” buyurdu.” (Buhâri, Müslim)

Yine Hz. Aişe radıyallahu anha’dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “İçinde resim bulunan eve melekler girmez.” (Buhari, Müslim, Ahmed bin Hanbel)

İmam-ı Nevevi Müslim’deki hadisleri şerh ettikten sonra şöyle demiştir:

“Canlı varlıkların resmini yapmak şiddetle yasaklanmıştır. Hakkında büyük tehdidler vardır. Resim yapmak, Allah’ın yaratıcılık işini taklid etmek anlamını ifade eder. Yalnız ağaç ve taş gibi cansız mahlukların resimlerini yapmak haram değildir. Gölgeli (heykel) ile gölgesiz suretler arasında fark yoktur. Can­lılara ait olduktan sonra haramdır. ”

Aynî bu konuda şöyle demiştir:

“İnsan ve hayvan gibi ruh sahiplerinin suretini yapmak haramdır. Sureti yapanlar lanete müstehak olurlar. Bu resimleri yapanlar şiddetli azabla tehdid edilmiştir. Fukaha ve hadis ule­masının cumhuru; hayvan suretlerine benzemeyen ağaç, taş, dağ

gibi manzara resimlerini yapmakta bir sakınca yoktur, demişlerdir.”

Sonuç olarak; gölgeli, gölgesiz resimler Hanefi ve Şafii mezhebine göre, haram karşılanmıştır. Maliki alimleri ise sadece göl­geli suretlerin (heykel) haram olduğunu kabul etmişlerdir. Bu görüşte de genişlik vardır.

Canlı bir mahlukun sureti, şayet değersiz bir halette olmazsa, mesela duvarda asılı veya elbise ve sarık gibi giyilmiş ise ve el gibi âza üzerinde olursa, onu edinmek haramdır. Onu değiştirmek lazımdır. Böyle bir durumda da hadis-i şerifle geçtiği üzere rahmet melekleri suretin bulunduğu yere girmezler. Çünkü bu şekilde suretleryüksek bir yere konulan putlara benzerler.

Suretler değersiz bir yerde, mesela ayak altında bulunan bir sergi veya yastık, tepsi ve paralar gibi şeylerin üzerinde olursa, onu edinmek haram değildir. Değiştirmekte icab etmez. (Tenviru’t-Kulüb; 99-)

Fotoğrafa gelince; alimler fotoğrafın resme dahil olup olmaması arasında ihtilaf etmişlerdir.

Fotoğrafta resim gibidir, diyenler olduğu gibi, asrımızın bir çok alimine göre fotoğraf resme dahil değildir.

Nitekim asrımızdaki bazı alimler şöyle demişlerdir::

“Fotoğraf çekme işi yaratmaya benzetilemez. Çünkü fotoğraf çekme; gölgeleri hapsetmekten ibarettir. O; aynada görü­nen resim gibidir. Heykeltıraş ve ressamların yaptığı gibi icad değildir. Bu yüzden de mubahtır. İşte bu gibi tasvirler, içinde şer’an haram olmayan suretler bulunması şartıyla helaldir. Mesela; açık kadın veya bakılması dinen caiz olmayan manzaralar bulunursa bu caiz değildir.,r (Fetava el-Muasara; J/741)

Hülasa; görüldüğü gibi, asrımızın bir çok alimi, içinde şer’an helal suretler bulunması şartıyla fotoğrafın helal olduğunu söyle­mişlerdir. Benim görüşümde böyledir. Yalnız bu gibi fotoğrafların üstü örtülü olarak veya kapalı bir yerde saklanması daha evladır. Bu durumda fotoğraftaki insan ya da hayvan sureti yarım dahi olsa,duvara fotoğraf asmayı caiz görmüyorum. Çünkü bu şekilde duvara S asılırsa fotoğrafm da, yüksek bir yere konulan putlara benzeme ihti­mali vardır. Putperestlere benzememek için bundan da şiddetle W kaçınmak lazımdır.

Bunu biliyor muydunuz?

Camii de yatmak caiz midir?

İhtiyaç olduğunda camii de yatmakta bir sakınca yoktur. Nitekim Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ...

Bir Cevap Yazın

Araç çubuğuna atla