Hanefi ve Şafii İmamlarından çoğu: “İçki ve her müskir olan şey dahil, necis ve haram olan şeylerle tedavi olmak haramdır,’ demişlerdir. Buna delil olarak Ebu Derda radıyallahu anh’dan rivayet edilen şu hadis-i şerifi göstermişlerdir:
“Şüphesiz Allah, hastalığı da ilacı da indirmiştir,. Her hastalığa karşı bir ilaç yaratmıştır, öyleyse tedavi olunuz, haramla tedavi olmayınız.” (EbuDavud)
Süveyd oğlu Tarık, Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’e içki hakkında soru sordu. Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem onu yasak etti. Bu defa: r,Ben onu ilaç yapıyorum!” deyince, Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ona şöyle buyurdu:
“O, bir ilaç değildir: Lâkin o bir hastalıktır.” (Müslim, Ebu Davud, Tirmizi)
Fetava el-Hindiyyede, Zâhire’den şöyle nakledilmiştir:
“Bir doktor; bir hastaya şarap içmesini tavsiye ederse, Belh ulemasının bir cemaatinden şöyle rivayet edilir; hasta şöylece düşünür; Eğer hakikaten onu içmekle iyileşeceğine inanırsa, iti-mad ederse, onu içmesi helal olur.”
Bazı elemalar: Hasta olan bir kimsenin kan, idrar içmesi ve I’ ölmüş bir hayvanın etini yemesi caiz olur. Eğer müslüman bir doktor, onun iyileşmesini ancak buna bağlı olduğunu söylerse ve onun yerini tutacak mubah bir ilaç bulunmazsa…” demişlerdir.
Necis ve haram olan ilaçların yerini tutacak mübah ve temiz ilaçlar bulunduğu zaman, ortada bir zaruret yok demektir. Bu durumda haram ve necis olan ilaçları kullanmak haramdır.
Necis ve haram olan ilaçların yerini tutacak mübah ve temiz ilaçlar bulunmazsa, müslüman bir doktorun tavsiyesine göre mutlaka o ilaçları kullanmak zorunda kalırsa, ortada zaruret var demektir. 0 zaman o ilaçları kullanabilir. Çünkü bu takdirde o, o ilaçları kullanmak mecburiyetindedir.