Ana Sayfa / AZALARIN AFETLERİ / MİZAH (ŞAKA) YAPMAK

MİZAH (ŞAKA) YAPMAK

SAKA2

Sürekli ve aşırı yapılan şaka dilin bir afetidir. Sürekli olarak şaka yapmak, oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir ve oyalan­maktır. Oyalanmak ise, çok kıymetli olan vaktin boş yere geçmesi demektir. Aşın şekilde şaka yapmak, çok gülmeyi beraberinde ge­tirir, kişiler arasına kin sokar, insanın heybetini ve vakarını düşü­rür.

Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem de yannda bulunanlarla şakalaşırdı. Nitekim bir hadis-i şeriflerinde; “Ben de şaka yaparım. Fakat ancak hakkı söylerim” (Taberani) buyurmuş­tur. Tabi Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem insanla­rın gönlünü almak amacı ile ölçülü bir şekilde şaka yapardı. Ama günümüzde şaka yapmak bir sanat olmuştur.


Bazı kimseler, her ne şekilde olursa olsun insanları güldürmek amacıyla şaka yaparlar. Oysa denilmiştir ki; “Herşeyin bir tohumu vardır. Düşmanlığın tohumu da şakadır. ”

Şaka aklı azaltır ve dostları küstürür. Onun için Said bin As radıyallahu anhu oğluna şöyle nasihat etmiştir: “Ey oğlum! Soylu kimse ile şakalaşırsan sema kızar; cahil kimse ile şakalaşırsan da sana hakaret eder. ”

Aşırı şekilde insanlara şaka yapıp, sonra da Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellemin sünnetine uyduğunu söylemek yanlış birşeydir. Onun için çok fazla şaka yapmamak, yine tanımadığımız insanlara şaka yapmamak lazımdır. Şayet şaka yaparken insanların kalbini kırmamaya, aşırıya git-‘memeye dikkat edilirse, ara sıra şaka yapmakta bir sakınca yoktur. Nitekim Hz. Ali radıyallahu anhu şöyle demiştir; “(Aşırı olmayan) şaka ve latif ede herhangi bir sakmca yoktur. Çünkü, insan bununla asık suratlı olmaktan kurtulur.,,

Hz. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem zaman, zaman sahabeler ile şaka yapmıştır. Nitekim mübarek dillerini Hz. Haşan radıyallahu anhuya çıkarır, Hz. Haşan, O’nun dilini görünce, sevinir ve ona doğru koşardı.

Bir gün Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellemin yanına bir kadın geldi ve;

– Yâ Resulallah! Beni bir deveye bindir, dedi. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem;

– Hayır, seni deve yavrusuna bindireceğim, dedi. Kadın ;

– Ben onu ne yapayım. Beni taşıyamaz ki! Deyince; Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem buyurdu ki;

– İstisnasız her deve, bir devenin yavrusudur!… (Kimya-yı Saadet)

Aynı zamanda Sahabe-i Kiram da Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi veselleme şaka yapıyorlardı. Bir gün Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem, gözü ağrıyan Suhayb radı-yallahu anhui, hurma yerken görünce; “Gözün hasta iken hurma mı yiyorsun?” dedi. Bunun üzerine Suhayb radıyallahu anhu; “Yâ Resulallah! Öteki gözümle yiyorum” dedi. Suhayb radıyallahu anhunun bu cevabına, Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem dişleri görünecek kadar gülmüştür. (Kîmya-yı Saadet)

Buraya kadar anlattıklarımızdan anlaşılmaktadır ki, aşırı ve sürekli şaka yapmak çok çirkin bir ahlak olup, Allah-u Züllcelal’in j rızasına giden cennet yolunun üzerinde bir engeldir. Ama yerinde ve ölçülü olarak yapılan şakanın herhangi bir sakıncası olmadığı gibi, insanları hoşnut eden bir davranıştır ve cennet yolunun üze­rinde insana bir rehberdir. Çünkü bu sebeple insanların kalbleri birbirine yaklaşır ve birbirlerini severler.

KAYNAK: Cennet Yolunun Rehberi /Seyda Muhammed Konyevi

Bunu biliyor muydunuz?

FERCİN AFETLERİ

  Fercin afeti öyle büyüktür ki, insanı hem dünyada hem de ahirette perişan eder. Fercinin ...

Bir Cevap Yazın

Araç çubuğuna atla